Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Z. Altan Elmas, “Aziz milletimizin korkusuzca tankların önüne yattığı, göğsünü kurşunlara siper ettiği gecede milli irademiz ve geleceğimiz şer odaklarının hedefindeydi. 15 Temmuz bir direniş destanıdır; tüm cihana kötülük karşısında her vakit kenetlendiğimizi, bizi asla ayrıştıramayacaklarını bir kez daha anlattık.” ifadelerini kullandı.
Sur Yapı’dan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Elmas, 15 Temmuz hain darbe girişiminde cesur milletin gerçek kutlu direniş destanı yazdığını vurguladı.
Elmas, milletin tüm cihana kötülük karşısında her vakit kenetlenebileceğini gösterdiğini dile getirerek, “Beş yıl önce yaşanan ve unutmayacağımız 15 Temmuz hain darbe girişiminde cesur milletimiz gerçek kutlu direniş öykümüzü yazdı. Ülkece tek vücut olarak büyük bir sınav verdik. Aziz milletimizin korkusuzca tankların önüne yattığı, göğsünü kurşunlara siper ettiği gecede milli irademiz ve geleceğimiz şer odaklarının hedefindeydi. 15 Temmuz bir direniş destanıdır; tüm cihana kötülük karşısında her vakit kenetlendiğimizi, bizi asla ayrıştıramayacaklarını bir kez daha anlattık.
Sabah güneş yeniden doğduğunda iş yerlerinin kapıları sonuna kadar aralandı. Çiftçiler toprağı çapaladı. Fabrikalarda üretim hız kesmedi. Firma olarak bizde satış ofislerimizi açtık, şantiyelerimizi devam ettirdik. Meydanlar şuurlu kitlelerce dolup taştı. Yılmadığımızı, yıldıramayacaklarını gösterdik. Asla unutmamak gerekiyor ki ‘birlik’, güzel ülkemizin anahtarıdır, bizi tanımlayan kusursuz bir değerdir.” açıklamasında bulundu.
-Zorlu mücadeleler verdik
Elmas, Türkiye ekonomisinin 2002’den sonraki ekonomik performansının, birçok kez içeriden ve dışarıdan kaynaklı müdahalelerle baskı altına alınmaya çalışılsa da siyasi istikrarın güçlü olması sayesinde, önemli reformların hayata geçtiğini hatırlatarak şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ülke olarak son birkaç yılı zorlu ekonomik şartlarla geçirdik. Enflasyon, kur baskısı gibi zorlu mücadeleler verdik. Ekonomi cephesinde bu badirelerin en az hasarla atlatılması için sadece elimizi değil, tüm benliğimizi taşın altına koymaktan asla çekinmedik. 15 Temmuz sonrasında, enflasyon, faiz ve kur baskısı gibi türbülanslara girdik, zorlu mücadeleler verdik. 2019’un son çeyreğinde yakaladığımız ivme, 2020 başında salgın öncesi iki buçuk aylık süreçte de güç kaybetmeden devam etti. Salgınla birlikte tüm dünya ekonomisi, sektörler yavaşladı. Dünyanın sayılı ülkeleriyle birlikte ülkemizde de hızla başlatılan aşılamanın devreye girmesi ve karantina yasaklarının kaldırılmasıyla ekonomimiz yeniden hareketlenmeye başladı.
Tüm bu gelişmeler ışığında yeni bir döneme giriş yapıyoruz. İş yerleri açıldı, üretim başladı, tüm sektörler için çark yeniden dönmeye başladı. Konut üreticisi firmalar olarak, bundan sonrasında kredi ve mevduat faizlerinde de kademeli olarak aşağı yönlü hareketler beklemekteyiz. Yılın geri kalanında da bu trendin sürmesini ve reel ekonominin lokomotifi konumunda olan gayrimenkul sektörünün daha rahat hareket etmesini umut ediyoruz. İlerleyeceğimiz bu safhalardan sonra ekonomimizde belirlediğimiz hedeflerimize kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum.” Kaynak (AA)