Hayatını down sendromlu milli tenisçi kızına adayan Serpil Aşık, ulusal ve uluslararası yarışmalara hazırlanan evladını motive etmek için onu antrenmanlarda da yalnız bırakmıyor.
İzmir’de yaşayan Aşık’ın kızı Berfin’e 2 aylıkken down sendromu teşhisi konuldu. Aradan geçen süre zarfında özel eğitime başlayan Aşık, doktorlarının tavsiyesiyle yüzme ve uzun atlama sporlarına yönlendirildi.
Bir dönem bu branşlarda eğitim alan, 16 yaşına geldiğinde ise Ulusal Down Sendromu Derneği programıyla tenise başlayan Aşık, tekniği, dayanıklılığı ve dengesiyle antrenörlerin dikkatini çekti.
Teniste başarısını sürdüren Aşık, geçen yıl milli takıma seçildi.
Down Sendromlular (Trisome) Dünya Spor Oyunları’na katılma hakkını kazanan ancak dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle yarışamayan 20 yaşındaki Aşık, salgın sonrasında katılacağı ulusal ve uluslararası yarışmalara hazırlanıyor.
Aşık’ın, hayatta olduğu gibi antrenmanlarında da en büyük destekçisi fedakar annesi.
Antrenmanlarına salgın tedbirleri altında deneyimli hocalarıyla devam eden ve zaman zaman annesiyle evlerinin yakınındaki tenis kortunda maç yapan Berfin, mücadelesinde her zaman yanında olan annesine büyük sevgi ve hayranlık duyuyor.
Anne Serpil Aşık, AA muhabirine, kızının down sendromlu olduğunu öğrenince çok üzüldüklerini belirtti.
Berfin’in çok zor bir bebeklik dönemi geçirdiğini ifade eden anne Aşık, kızının, yemek yeme sorunu yaşadığını, burun yapısının küçük ve basık olması nedeniyle de rahat nefes alamadığını söyledi.
– “İnsanlarla bir arada olmak onu çok geliştirdi”
Şimdiye kadar kızını hiç yalnız bırakmadığını dile getiren Aşık, şunları söyledi:
“3 yıl boyunca soğukta, yağmurda, çamurda okulun bahçesinde bekledim. Normal çocuklarla okuduğu için aileleri ‘çocuklarımızın psikolojisi bozuluyor’ diyorlardı. Onu dışlıyorlardı. Berfin’i battaniyeye sararak özel eğitime götürdüm. Otobüslerle gittim geldim. Hiç gocunmadım. Çok iyi duruma geldi. Güzel konuşuyor, anlatıyor, algılıyor. Tenisin katkısı büyük. İnsanlarla bir arada olmak onu çok geliştirdi. Gezmeyi çok seviyor. Onu her yere götürdüm. Salgın döneminde de antrenmanlarına devam etti. En büyük mutluluğumuz kızımın milli takıma seçilmesi oldu. Berfin benimle de maç yapıyor. Hocası bana da öğretti. İdmanlarda ikimiz maç yapıyoruz. Onun için elimden geleni yapmaya devam edeceğim. Şu anda yurt içi ve dışında düzenlenecek yarışmalar için hazırlanıyor.”
– “Başarımda annemin katkısı çok fazla”
Berfin Aşık ise her zaman yanında olan annesini çok sevdiğini vurguladı.
Başarılı olabilmek için çok çalıştığını anlatan Aşık, “Başarımda annemin katkısı çok fazla. Anneler Günü’nde ona ellerimle kahvaltı hazırlayacağım, sonra öpeceğim. ‘Annecim Anneler Günün kutlu olsun’ diyeceğim. İyi ki yanımda annem var. Bir süre önce ayağını sakatladı, ağladım. O benim kalbimin sahibi. Annemle antrenman yapıyoruz. Onunla antrenmanlarımız çok mutlu geçiyor. Bazen o bazen ben yeniyorum. En büyük isteklerimden birisi de Acun Ilıcalı’nın programına katılmak.” diye konuştu. Kaynak (AA)