Huawei’in ekolojiden eğitime, sağlıktan insan odaklı teknolojiye kadar farklı alanlarda hayata geçirdiği faaliyetlerin yer aldığı Sürdürebilirlik Raporu’nun 13’üncüsü yayınlandı.
Şirketten raporun içeriğine ilişkin yapılan açıklamaya göre, Huawei, küresel anlamda eğitim ve sağlık sistemlerini daha önce hiç görülmemiş şekilde etkileyen küresel salgın döneminde farklı bölgelerdeki kişi ve kurumların kaliteli eğitim ve sağlık kaynaklarına erişimlerini sağlamak için, yenilikçi BT çözümlerine imza attı.
Huawei, “Mobil Eğitim Programı (Skills on Wheels)” ve “Bağlantılı Okullar (Connecting Schools)” programlarını dünya çapında 200’den fazla okulda başlatarak, 60 binden fazla öğrenciye fayda sağladı. Ayrıca BT çözümleriyle, faaliyet gösterdiği bölgelerdeki salgın mücadelesine destek oldu. Şirket yaklaşık 90 ülkeye teknik yardım sağlayarak, bu zor dönemde elinden gelen çabayı gösterdi.
Huawei, 2020’de dünya çapında 650’den fazla sosyal sorumluluk etkinliğine imza attı. Şirketin amiral gemisi kurumsal sosyal sorumluluk programı “Gelecek İçin Tohumlar” projesi 130 ülke ve bölgede, geleceğin BT yetenek havuzunu oluşturması beklenen yaklaşık 9 bin öğrenciye fayda sağladı.
Ayrıca daha düşük nüfuslu uzak yerleşim alanları için ses ve mobil geniş bant hizmetleri sağlayan RuralStar Pro çözümünü de piyasaya sürdü. RuralStar çözümleri bugün uzak yaşam alanlarındaki 50 milyondan fazla kişiye ağ erişimi sağlıyor.
-Güvenli ve sürdürülebilir iletişim
Huawei, siber güvenlik ve veri gizliliğini en önemli önceliği olarak görüyor. Şirket, 2020 sonunda dünya çapında siber güvenlik ve veri gizliliği ile ilgili 2 bin 963 patentin sahibi oldu.
Firma, geçen yıl ayrıca 5 binden fazla tedarikçi ile veri işleme anlaşması imzaladı ve uyumluluğu sağlamak için kapsamlı durum tespitleri gerçekleştirdi. Salgın sürecine ve varlık listesinde olmasına rağmen, dünya çapında 3 milyardan fazla insanın iletişimi sorunsuz olarak sağlandı. 200’den fazla felaket düzeyindeki büyük olayda ağ istikrarını desteklemeye devam edildi.
Huawei, daha yeşil ve daha sürdürülebilir bir dijital dünya yaratma çabalarının bir parçası olarak karbon emisyonlarını azaltmaya, yenilenebilir enerjiyi teşvik etmeye odaklanıyor. Geçen yıl şirketin milyon yuanlık satış geliri başına karbondioksit emisyonu, 2012’ye kıyasla yüzde 33,2 düşüş göstererek şirketin 2016’da belirlediği yüzde 30 hedefinin üzerine çıktı.
Geçen yıl 18 ülkede yer alan koruma altındaki 22 bölgede, doğal kaynakların yönetimine ve biyoçeşitliliğin verimli bir şekilde korumasına yardımcı olundu. 170’ten fazla ülke ve bölgede dijital enerji çözümleri kullanıma sunuldu. Bu çözümler şu ana kadar yenilenebilir kaynaklardan 325 milyar kWh elektrik üretti ve 10 milyar kWh elektrik tasarrufu sağladı. Bu çabalar, karbondioksit emisyonunda 160 milyon tonluk bir azalmayı da beraberinde getirdi.
– Çevreci yaklaşım, sürdürülebilir kalkınma
Açıklamada rapora ilişkin görüşleri yer alan Huawei CSD Komitesi Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Tao Jingwen, “Teknolojinin insan merkezli olması gerektiğine inanıyoruz. Teknoloji, bilinçli seçimlerle ve insanın rızasına dayalı olarak, insan haklarına tam olarak saygı gösterecek şekilde kullanılmalıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
Huawei Yönetim Kurulu Başkanı Liang Hua ise, teknolojideki ilerlemelerin, doğayı daha iyi almaya ve korunmaya, insan faaliyetlerinin gezegen üzerindeki olumsuz etkisini azaltmaya yardımcı olabileceğini bildirdi.
Hua, “Teknolojinin doğayla uyum içinde çalışabileceğine ve bu dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeye yardımcı olabileceğine inanıyoruz.” ifadesini kullandı. Kaynak (AA)