İzmir’de geçen yıl 30 Ekim’de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde yıkılan 7 katlı apartmanın enkazdan 10 saat sonra çıkarılan ve gördüğü tedavi sayesinde yürümeye başlayan 15 yaşındaki Günay Özışık, Kemalpaşa’da bakımını üstlendiği hayvanlarla kendine yeni bir yaşam kurdu.
Doğanlar Apartmanı enkazdan çıkarıldıktan sonra Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesi Yoğun Bakım Servisinde tedavi altına alınan Günay Özışık, bacaklarından 4 kez operasyon geçirdi. Günay, gördüğü fizik tedavinin ardından ocak ayında ilk adımlarını attı.
İzmirli bir inşaat firması tarafından kendilerine tahsis edilen evde yaşamaya başlayan Özışık ailesi, Günay’ın isteği üzerine akrabalarının yaşadığı Kemalpaşa ilçesine bağlı Ulucak Mahallesi’nde kiraladıkları eve taşındı.
Hayvanlarla ilgilenmeyi çok seven Günay’a ailesi önce bir koyun ve tavuk aldı. Tedaviye gitmediği zamanlar tüm gününü evlerin yanında bulunan hayvanların yanında geçiren Günay, daha sonra harçlıklarını biriktirerek aldığı tavşan, güvercin, köpek ve keçiyle ilgilenmeye başladı.
– Veteriner olmak istiyor
Günay Özışık, AA muhabirine, hayvanları çok sevdiğini, yıkılan evlerinde önceden muhabbet kuşuna baktığını söyledi.
Yeniden yürümeye başladığı için çok mutlu olduğunu belirten Günay Özışık, şöyle konuştu:
“Depremin ardından çok katlı binalarda yaşamaktan korktum. Anneme, akrabalarımın da yaşadığı Ulucak’a taşınmak istediğimi söyledim. Burada evler tek katlı. Annem de benim düşüncemi destekledi. Burada sabah uyanınca hayvanlarımla ilgileniyorum. Bu bana aynı zamanda antrenman da oluyor. Burada kendime yeni bir yaşam kurdum. Çok mutluyum. Bu sayede depremde yaşadığım o kötü anları unuttum. Burada zaman çok çabuk geçiyor.”
Günay Özışık, yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle eğitimini uzaktan sürdürdüğünü, hayvanlarla ilgilenmeyi çok sevdiği için veteriner olmak istediğini sözlerine ekledi.
– “Hayvanlarla ilgilenince deprem korkusunu da yendi”
Anne Olcan Özışık ise depremin ardından ailecek çok zor günler yaşadıklarını, oğlunun yeniden yürümeye başlamasının kendisini çok mutlu ettiğini aktardı.
Yaşananların oğlunun psikolojisini olumsuz etkilediğini anlatan Özışık, “Hastaneden çıktıktan sonra çok katlı bir binada yaşamaya başladık. Günay, en küçük harekette ‘deprem oluyor’ diyerek korkuyordu. Bu durum bir anne olarak beni çok üzdü. İsteği üzerine akrabalarımızın yanına taşındık. Oğlum hayvanlarla ilgilenince deprem korkusunu da yendi. Artık burada deprem hiç aklına gelmiyor. Sürekli hareket halinde olduğu için ayak kasları da güçleniyor.” diye konuştu. Kaynak (AA)