QNB Finansbank Üst Yöneticisi (CEO) Temel Güzeloğlu, salgınla beraber dijital olmayan müşterilerinin neredeyse kalmadığını belirterek, “Dijital kanalları kullanmayan artık çok küçük bir azınlık var. Müşterilerimizin teknolojiye adaptasyon yeteneğine güvenmeyi öğrendik bu süreçte.” şeklinde konuştu.
Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde, Vodafone Business sponsorluğunda düzenlenen CEO Club Online Summit’te bu yıl, finans sektörünün son dönemde dijitalleşmeyle birlikte hangi yenilikleri hayata geçirdiği ve gelecekte hangi yeniliklerin olacağı konuları ele alındı.
Güzeloğlu, burada yaptığı konuşmada, dijital araçların yaygınlaşma hızına dikkati çekerek, “Dijital kanalları kullanmayan artık çok küçük bir azınlık var. Müşterilerimizin teknolojiye adaptasyon yeteneğine güvenmeyi öğrendik bu süreçte. Sadece genç ve eğitimli segment bunları kullanır diye düşünürdük, bu düşünce büyük ölçüde anlamını kaybetti. Salgın bize korkunç bir teknolojik yaygınlaştırma fırsatı verdi.” diye konuştu.
Dijital kanalları kullanmanın tüm hizmetleri alabiliyor anlamına gelmediğini de dile getiren Güzeloğlu, “Bankalar olarak bu düzene aslında salgından önce hazırlanmaya başlamıştık. Dijital demek ‘tahminleyen’ teknoloji demek. Amazon, Facebook, Google gibi örnekler burada karşımıza çıkıyor. Bunlara dijital diyerek başladı herkes. Çünkü bunlara neyi sorarsan sana sonraki adımı söyleyebiliyor. Bu tahminleme yapısı için biz bankada 3 sene önce yola çıktık ve buna ‘Q’ dedik. Bu, geçmiş işlemlerine bakıyor müşterinin ve bir sonraki işleminin ne olabileceği konusunda karar verip öneri olarak getiriyor.” ifadelerini kullandı.
Güzeloğlu, e-devletin gelişmesinin getirdiği çok önemli kazanımların olduğunu bildirerek, şunları söyledi:
“E-fatura, e-defter, e-arşiv uygulamaları çok önemli. Bu konularda çok aktif olunması gerekiyor. Biz kendi adımıza aktifiz aynı zamanda tüm ekosistemin de aktif olması gerekli. Bütün bankacılık sistemi müşterilerine e-defter kullanmayı tavsiye etmelerini arzu ederim. Çünkü e-defterleri görebildiğimiz zaman tüzel müşterilerimize de bireysel müşterilerimizde olduğu gibi bankacılık sisteminde tecrübeyle oluşturulan akılla yardım edilmesi söz konusu. Bankacılık 5-6 sene içerisinde bu şekilde tahminleyen ve müşterilerine bu şekilde yaklaşan, onların ihtiyacı olan şeyleri onlardan önce önlerine koyan bir hal alacak ve dijitalleşmemiş müşteriler de sıfır seviyesine gelecek.”
– “Ciddi bir değişim içindeyiz”
Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Üst Yöneticisi (CEO) Yiğit Çağlayan, 2020 ve 2021’in ödeme sistemlerinde en fazla dijitalleşilen yıllar olduğunu belirterek, “İşin mantalitesi değişti. Salgın öncesi müşterilerimizi temassız alışveriş için bir nevi zorlardık, e-ticareti teşvik ederdik, mobil ödemeleri yaygınlaştırmaya çalışırdık. Şimdi iş tersine dönüştü bu özellikler tercih sebebi oldu ve çok yakında da hijyen faktörü olacak. Bu özellikleri desteklemeyen sistemler ekarte edilecek.” dedi.
Yaptıkları araştırmalara değinen Çağlayan, şöyle konuştu:
“Salgın öncesi yaptığımız araştırmalarda Türkiye’de kart kullanımı tercihi yüzde 45’lerde çıkıyordu. Salgın sonrasında ise bunun yüzde 65’lerde olduğunu görüyoruz. Nedenlerini araştırdığımızda, hızlı işlem yapma isteği, hijyen, çok fazla beklememe ve paraya dokunmama gibi sebepler ortaya çıkıyor. Türkiye’de bugün yapılan alışverişlerin yarısından fazlası temassız ödeniyor. Salgın öncesi bu sadece yüzde 7’lerdeydi. Yine alışverişin 4’te 1’ini elektronik ticaretle yapıyoruz, bu salgın öncesi yüzde 12’lerdeydi. Ürüne erişim kanallarımız da tamamen değişmiş durumda. Bugün kredi kartı satışlarımızın yüzde 30’u online kanallar üzerinden yapılıyor. Salgın öncesi bu yüzde 10’daydı. Sadece mecra değil ürün çeşitliliği de değişti. Eskiden ağırlıklı olarak kredi kartı kullanan bir toplumduk. Salgının etkisiyle artık 3 işlemden biri banka kartlarıyla veya ön ödemeli kartlarla yapılıyor. Yetişkin nüfusun sadece yüzde 45’inde kredi kartı var. Bu dönemde debit ve ön ödemeli kartlar daha fazla keşfedildi.”
Çağlayan, salgında fintek ekosistemi cirosunda artış olduğuna değinerek, “Bugün Türkiye’deki alışverişlerin yüzde 5’i ön ödemeli kartlardan, banka olmayan kuruluşlardan geçer hale geldi. Ciddi bir değişim içindeyiz. İşletmelerde ciddi bir değişim geçiriyor. Son 1 yılda 100 bin işletme elektronik ticarete atılmış. 20 bin işletmenin e-ihracata açıldığını görüyoruz. Yeni kart kabul etme cihazları gelişti. Şu an bunlar bizi tercih ettiren nedenler ama çok kısa bir sürede olmazsa olmazlarımız olacak.” ifadelerini kullandı.